İngilizce Sessiz Harfler Nelerdir? Sessiz Harflerin Yan Yana Okunuşu


Türkiye’nin en iyi online İngilizce eğitim sistemi olan Konuşarak Öğren’den ücretsiz konuşma dersi almak için tıklayın !

Konuşarak Öğren'i Ücretsiz Deneyin

Türkçe okuma yazma öğrenirken, hangi yollardan geçtiğinizi hayal edin. İlk önce alfabeyi tanıyarak işe başladınız değil mi? Üstelik alfabe öğrenme konusu, daha sesleri çıkarmaya başladığımız ilk andan itibaren var olan bir durum. Daha bebekken belli sesleri keşfetmemizle başlayan bu dil öğrenme süreci, İngilizce öğrenirken de benzer bir şekilde ilerlemeli. Alfabeyi ve belli harflerin bir araya geldiğinde nasıl sesler çıkardığını öğrendiğimiz takdirde, karşımıza çıkan herhangi bir kelimenin okunuşunu bilmesek bile rahatlıkla tahmin edebileceğiz.

İngiliz alfabesinde Türk alfabesinden üç harf daha az olmak üzere toplam 26 harf bulunmaktadır. Bu harflerin 5’i A,E,I, O, U olmak üzere sesli; geri kalan 21 harf ise sessizdir. İki ya da üç sessiz harfin birleştiği kelimelerle karşılaştığımız anlarda, bu kelimelerin nasıl telaffuz edildiğini bilemeyebiliriz.  Genel olarak ‘’Consonant Cluster’’ adı verilen bu ünsüz kümeleri, İngilizcede öğrenilmesi zor ancak bir o kadar gerekli bir konu olarak bilinmektedir. Bu önemli konuyu derinlemesine öğrendiğinizde, karşınıza çıkan kelimeleri daha önce görmemiş olsanız da rahatlıkla okuyabileceksiniz. Bu içeriğimizde sizlere İngilizcede en çok karşımıza çıkan sessiz harf ve onların oluşturduğu ünsüz kümelerini örneklerle açıklamaya çalışacağız. İşte karşınızda ünsüz harf kümeleri alt başlıkları ve onların cümlelere yansımaları…

 

  • ‘’P’’ Sessiz Harfiyle Yapılan Ünsüz Kümesi

 

a)P+L=PL

‘’P’’ sessiz harfiyle yapılan ünsüz kümesinde ‘’P’’ harfinin yanına ‘’L’’ harfi gelerek ‘’PL’’ ünsüz kümesi ortaya çıkmaktadır. Bu sessiz harf karışımı İngilizce pek çok kelimenin özellikle başında yer almaktadır. Eğer bir ünsüz kümesi, kelimenin başında yer alıyorsa, bu durum başlangıç kümeleri ‘’initial clusters’’ olarak adlandırılır.

Bu duruma verebileceğimiz en uygun örnek lütfen anlamına gelen ‘’please’’ kelimesi olacaktır. Eğer bu kelimenin nasıl seslendirildiğini bilmiyorsanız sesli sözlüklerden veya çeşitli şarkılardan faydalanabilirsiniz.

“Can you open the door, please?”

“Lütfen, kapıyı açar mısın?’’

Bu kelimenin seslendirilmesini yaptığınızda PL ünsüz kümesinin nasıl bir ses çıkaracağını daha kolay anlayacaksınız. PL ünsüz karışımıyla başlayan ve yaygın olarak kullanılan diğer kelimeler ise:

Plane: Uçak

“I have to catch a plane.”

“Uçağa yetişmek zorundayım.”

Plate: Tabak

‘’Careful! The plate is hot.’’

‘’Dikkat et, tabak sıcak.’’

Play: Oynamak

‘’My father usually plays the football every Sunday.’’

‘’Babam her Pazar günü genellikle futbol oynar.’’

Plant: Bitki ekmek, dikmek

‘’I should plant trees in the garden.’’

‘’Bahçeye ağaç dikmeliyim.’’

Plum: Erik

‘’Plum blossoms come out in March.’’

‘’Erik, Mart ayında çiçek açar.

Pleasant: Güzel

‘’I had a pleasant dream last night.’’

‘’Dün gece güzel bir rüya gördüm.’’

b) P+R= PR

Daha önce ‘’P’’ harfi incelemesi yaptığında bu harfin nasıl seslendirildiğine dair bir fikriniz oluşmuştur ancak ‘’R’’ harfi İngilizcede öğrenilmesi en zor seslerden biri olarak kabul ediliyor. Ancak aşağıda verdiğimiz kelimelerin okunuşlarını incelediğinizde ve bunları pes etmeden sık sık tekrarladığınızda mükemmel telaffuz kaçınılmaz olacak. Hazırsanız örnek kelimelere ve cümlelere başlayalım! ☺

Practice: Pratik, pratik yapmak

‘’She used every chance to pratice English.’’

‘’O, İngilizce pratiği yapmak için her fırsatı kullandı.’’

Print: Yazdırmak, basmak

‘’Think before you print this.’’

‘’Onu yazdırmadan önce düşün.’’

Progress: Gelişim göstermek, gelişim

‘’She made good progress in speaking English.’’

‘’O, İngilizce konuşmada iyi gelişme kat etti.’’

Pretty: Şirin, güzel, oldukça(miktar zarfı)

‘’His sister is very pretty.’’

‘’Onun kız kardeşi çok şirin.

‘’I am pretty pleased with you.

‘’Senden oldukça memnunum.’’

 

  • ‘’S’’ Sessiz Harfi ile Yapılan Ünsüz Kümesi

 

a)S + L = SL

‘’S’’ sessiz harfini telaffuz etmek nispeten daha kolay. ‘’Sss’’ sesi çıkarmak yeterli “S” sesini telaffuz etmek kolay. ‘’L’’ sesi için ise dilinizi ön dişlerinizin arasına çıkarmanız yeterli. Ancak bu anlatım size karışık gelmiş olabilir. Dilerseniz örnek kelimeler ve cümleler ile konuyu daha anlaşılır kılmaya çalışalım. İşte karşınızda ‘’SL’’ ünsüz kümesi ile başlayan ve en çok kullanılan kelimeler:

Slow: Yavaş

‘’Could you speak a little bit more slowly?’’

‘’Biraz daha yavaş konuşabilir misiniz?’’

Slide: Kaymak, kaydırak

‘’My son likes slide at the park.’’

‘’Oğlum, parkta kaymayı seviyor.’’

Sleep: Uyumak, uyku.

‘’We must sleep at least seven hours a day.’’

‘’Günde en az 7 saat uyumak zorundayız.’’

Slope: Yamaç, eğim

‘’We skied down the slope.’’

‘’Yamaçtan aşağıya doğru kaydık.’’

Sleeve: Kol

‘’He held her by the sleeve.’’

‘’O, onu kolundan tuttu.’’

b) S + M = SM

Az önce anlattığımız gibi ‘’S’’ sesini çıkarmayı deneyin. Ardından dudaklarınızla birlikte ‘’M’’ sesini kullanarak ‘’SM’’ ünsüz kümesini rahatlıkla çıkarabilirsiniz. Bu sessiz harfler kümesi ile en çok kullanılan kelimeler, anlamları ve örnek cümlelerle birlikte aşağıda verilmiştir:

Smile: Gülümsemek, gülücük

‘’He gave Ann a warm smile.’’

‘’O, Ann’e sıcak bir gülücük verdi.’’

Smell: Koklamak

‘’Ali leaned down to smell the flower.’’

‘’Ali, çiçeği koklamak için eğildi.’’

Smoke: Sigara içmek

‘’You must go outside if you want to smoke.’’

’Sigara içmek istiyorsan dışarı çıkmalısın.’’

Small: Küçük

‘’There is a small garden in front of my house.’’

‘’Evimin önünde küçük bir bahçe var.’’

Smooth: Düzgün, pürüzsüz

‘’It is soft and smooth.’’

‘’O, yumuşak ve pürüzsüz.’’

c) S+C= SC

School: Okul

‘’Please obey the school rules.’’

‘’Lütfen okul kurallarına uyun.’’

Scribble: Karalamak

‘’He scribbled something in his notebook.’’

‘’O, not defterine bir şeyler karalamıştı.’’

Score:  Skor, puan

‘’What was the score at half-time?

‘’İlk yarıda skor neydi?’’

Scene: Sahne, manzara

‘’The scene is really fantastic.’’

‘’Sahne gerçekten fantastik.’’

Scratch: Kaşımak

‘’I want to scratch my nose.’’

‘’Burnumu kaşımak istiyorum.’’

Schedule: Program, planlamak

‘’Murat is scheduled to go skiing in Uludağ on December 17th.’’

‘’Murat, Aralık ayının 17’sinde Uludağ’a kayağa gitmeyi planladı.’’

 

  • ‘’G’’ Sessiz Harfiyle Yapılan Ünsüz Kümesi

 

‘’G’’ sessiz harfiyle yapılan ünsüz kümelerine ‘’L’’ ve ‘’R’’ harflerini kullanarak erişebiliriz. İki tip ünsüz kümesi vardır. ‘’GL’’ ve ‘’GR’’ ünsüz kümeleri. Dilerseniz bu ünsüz kümeleriyle oluşan kelimelere ve onlarla kurulan cümle örneklerine kısaca bir göz atalım ve unutmayın ki, kelimelerin sık sık sesli tekrarlarının yapılması işinizi çok kolaylaştıracak.

G + L = GL

Glass: Cam, cam bardak, cam eşya

‘’Glass is made from sand.’’

‘’Cam, kumdan üretilir.’’

Glue: Yapıştırmak, yapıştırıcı

‘’Hand me the glue and the scissors in that box, please.’’

‘’Kutudaki makas ve yapıştırıcıyı bana ver lütfen.’’

Glow: Parıltı, parlamak

‘’An evening glow often promises good weather.’’

‘’Akşam parıltısı genellikle güzel havanın habercisidir.’’

Glide: Kaymak

‘’The skaters glided across the ice.’’

‘’Patenciler buzun üzerinde kaydı.’’

Glamorous:  Göz kamaştırıcı, çekici

‘’She is a glamorous girl.’’

‘’O, göz kamaştırıcı bir kız.’’

b)G + R = GR

Great: Harika, muhteşem.

Great job!”

‘’Harika iş!’’

Grab: Almak, kapmak

“I always grab a coffee before I go to work.”

“İşe gitmeden önce bir kahve kaparım.”

Group: Grup

“Please stay with your group when you are with a holiday tour.”

“Lütfen tatilde olduğunuz süre içinde grubunuz ile kalın.”

Grade: Not, derece

‘’Ahmet got a good grade in English.’’

‘’Ahmet, İngilizcede iyi bir not aldı.’’

Grocery: Bakkal

‘’I go grocery every weekend.’’

‘’Her hafta sonu bakkala giderim.’’

Grape: Üzüm

‘’Ayşe’s favourite fruit is grape.’’

‘’Ayşe’nin en sevdiği meyve üzümdür.’’

Grass: Ot, çim

‘’Cows are eating grass.’’

‘’İnekler ot yiyor.’’

Grandfather:  Büyükbaba, dede.

‘’My grandfather is living far away from me.’’

‘’Dedem benden çok uzakta yaşıyor.’’

Gravity: Yerçekimi

‘’Mars’s gravity is 38% of Earth’s gravity.’’

‘’Mars’ın yer çekimi Dünya’nın yer çekiminin %38’idir.’’

 

  • ‘’T’’ Sessiz Harfi ile Yapılan Ünsüz Kümesi

T + W = TW

 

Bu ünsüz kümesindeki “T” sesini dilini ön dişlerinin arkasına basıp bırakarak oluşturabilirsiniz. Bu sesi denedikten sonra ise için dudaklarınızı birlikte yuvarlayarak “W” ile birleştirmeyi deneyin. Aşağıda bu ünsüz kümelerine örnek olan kelimeleri görebilirsiniz.

“TW” ünsüz kümeleri için en ideal örnekler sayılardır:  

Two: İki

‘’I have got two children.’’

‘’İki çocuğum var.’’

Twelve: On iki

‘’She can run 50 meters within twelve seconds.’’

’50metreyi on iki saniyede koşabilir.’’

Twenty: Yirmi

‘’We have been married for twenty years.’’

‘’20 yıldır evliyiz.’’

Diğer Kelime Örnekleri

Twice: İki defa

I have been to America twice.

‘’İki kez Amerika’da bulundum.’’

Twinkle: Pırıltı

There was a happy twinkle in her eyes.

‘’Onun gözlerinde mutlu bir pırıltı vardı.’’

Twirl: Bükmek, döndürmek

Do you eat spaghetti by twirling it around your fork?

‘’Spaghettiyi çatalınla döndürerek yiyebilir misin?’’

Twin: İkiz

‘’Ayşe and Ahmet are twins.’’

‘’Ayşe ve Ahmet ikizler.’’

T + R = TR

“TR” ünsüz harf kümesinin yaygın olarak en çok kullanılan kelimeleri aşağıda örneklerle verilmiştir:  

Train: Tren

‘’Where is the closest train station?’’

‘’En yakın tren istasyonu nerede?’’

Try: Denemek

‘’He always wants to try something new.’’

‘’O, her zaman yeni şeyler denemek ister.’’

True: Doğru

‘’His story sounds true.’’

’Onun hikayesi doğru görünüyor.’’

Trust: Güvenmek

‘’You should trust him.’’

‘’Ona güvenmelisin.’’

Trouble: Sorun

‘’I have nothing to do with their troubles.’’

‘’Onların sorunuyla ilgili yapacak bir şeyim yok.’’

 

  • ‘’B’’ ve ’’ L’’ Sessiz Harfleriyle Yapılan Ünsüz Kümesi

 

Bu iki sesin yanyana gelmesiyle çok çeşitli kelimelerin oluştuğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İşte buna örnek kelimeler ve anlamları:

Blend: Karışmak

‘’Oil and water won’t blend with each other.’’

‘’Yağ ve su birbiri ile karışmaz.’’

Bland: Fazla tatlı olmayan, tatsız

‘’Some food is pretty bland without salt.’’

‘’Bazı yiyecekler tuz olmadan oldukça tatsız.’’

Blue: Mavi

‘’That boy’s eyes are blue.’’

‘’Şu çocuğun gözleri mavi.’’

Black: Siyah

‘’I have got two dogs. One is white and the other black.’’

‘’İki köpeğim var. Biri beyaz, diğeri ise siyah.’’

Blanket: Battaniye

‘’Could you bring me a blanket?’’

‘’Bana bir battaniye getirir misin?’’

Bleach: Beyazlatmak, rengini açmak

‘’You can bleach and dye your hair at home.’’

‘’Evde saçının rengini açabilir ve boyayabilirsin.’’

Blood: Kan

‘’I did not donate blood.’’

‘’Kan bağışı yapmadım.’’

Blast: Patlamak, patlama

‘’The blast destroyed everything.’’

‘’Patlama her şeye zarar verdi.’’

Blame: Suçlamak

‘’Do not blame others for your failure.’’

‘’Başarısızlığın için başkalarını suçlama.’’

Bleak: Kasvetli, umutsuz

‘’The economic situation is very bleak.’’

‘’Ekonomik durum çok umutsuz.’’

Blaze: Yangın, alevlenmek

‘’Ten people perished in the blaze.’’

‘’Yangında on kişi can verdi.’’

Blind: Kör, kör etmek

‘’They say love is blind.’’

‘’Aşkın kör olduğunu söylüyorlar.’’

Block: Blok, engellemek

‘’She lives a block away.’’

‘’O, bir blok ötede yaşıyor.’’

‘’C’’ Sessiz Harfi ile Yapılan Ünsüz Kümesi

C+L= CL

Click: Tıklamak

‘’Click on the link.’’

‘’Linke tıklayın.’’

Clam: Deniz tarağı

’Clams, mussels and oysters have shells.’’

‘’Deniz tarağı, midye ve istiridyelerin kabukları vardır.’’

Clean: Temiz, temizlemek

‘’You should clean your room.’’

‘’Odanı temizlemelisin.’’

Claim: İddia etmek, iddia

‘’Ali laid claim to the house.’’

‘’Ali, ev üzerinde hak iddia etti.’’

Class: Sınıf

‘’Deniz is the most successful student in her class.’’

‘’Deniz, sınıfının en başarılı öğrencisidir.’’

Clap: Alkışlamak

‘’The audience clapped when the concert was over.’’

‘’Konser bittiğinde seyirci alkışladı.’’

Close: Kapamak

‘’We have to close the windows.’’

‘’Pencereleri kapamak zorundayız.’’

Clash: Çatışma, çarpışmak

‘’The two sides clashed several times.’’

‘’İki taraf pek çok kez çatıştı.’’

Clothes: Kıyafetler

‘’I have just washed my clothes.’’

‘’Kıyafetlerimi yeni yıkadım.’’

Climb: Tırmanmak

‘’Can you climb the tree?’’

‘’Ağaca tırmanabilir misin?’’

Cling: Yapışmak

‘’Wet clothes clings to the skin.’’

‘’Islak giysiler, cilde yapışır.’’

Clock: Saat

‘’There is a clock on the wall.’’

‘’Duvarda bir saat var.’’

C+R=CR

Crab: Yengeç

‘’Do you know how to cook a crab?’’

‘’Bir yengeci nasıl pişireceğini biliyor musun?’’

Crumb: Kırıntı

‘’These children is throwing the bread crumbs to the birds.’’

‘’Çocuklar, kuşlara ekmek kırıntısı atıyor.’’

Crib: Beşik

‘’The baby is sleeping in her crib.’’

‘’Bebek,beşiğinde uyuyor.’’

Cry: Ağlamak

‘’She began to cry suddenly.’’

‘’O, aniden ağlamaya başladı.’’

Crew: Gemi mürettabatı

‘’The crew were injured in the accident.’’

‘’Gemi mürettabatı kazada yaralandı.’’

Crazy: Çılgın

‘’She is a crazy girl.’’

‘’O, çılgın bir kız.’’

Create:  Meydana getirmek, yaratmak

‘’We did not create it.’’

‘’Onu biz yaratmadık.’’

Credit: Kredi

‘’The ATM swallowed my credit card.’’

‘’ATM, kredi kartımı yuttu.’’

Creature:  Yaratık

‘’The dragon is an imaginary creature.’’

‘’Ejderha, hayali bir yaratıktır.’’

 

  • ‘’D’’ Sessiz Harfi ile Yapılan Ünsüz Kümesi

 

Draw: Çizmek

‘I would like to draw.’’

‘’Ben resim çizmek istiyorum.’’

Dream: Hayal, hayal kurmak

‘’I have a dream.’’

‘’Bir hayalim var.’’

Dress: Elbise

‘’Where is my dress?’’

‘’Elbisem nerede?’’

Drink: İçecek, içmek

‘’Give me a drink, please.’’

‘’Lütfen bana bir içecek verin.’’

Drag: İlaç

‘’My brother wants to work at a drug factory.’’

‘’Erkek kardeşim, bir ilaç fabrikasında çalışmak istiyor.’’

Drop: Düşmek, akmak, damla

‘’A drop of sweat ran down his forehead.’’

‘’Alnından bir damla ter aktı.’’

Drawer: Çekmece

‘’My mother took a fork out of the drawer.’’

‘’Annem çekmeceden bir çatal aldı.’’

Dry: Kurulamak, kuru

‘’These clothes are dry.’’

‘’Bu giysiler kuru.’’

 

  • ‘’F’’ Sessiz Harfi ile Yapılan Ünsüz Kümesi

 

From: -den, itibaren

‘’Winds from the sea humid.’’

’Denizden gelen rüzgârlar nemlidir.’’

Freeze: Dondurmak, don

It will freeze next week.

‘’Gelecek hafta donduracak.’’

Free: Özgür

In 1923, Turkey became a free nation.

‘’1923’de, Türkiye özgür bir ülke oldu.’’

Freedom: Özgürlük

‘’Freedom is everything for people.’’

‘’Özgürlük, insanlar için her şeydir.’’

Frozen: Donmak, buz tutmak

‘’The weather was very cold, so the lake is frozen.’’

‘’Hava çok soğuktu,  bu nedenle göl dondu.’’

Frighten: Korkutmak

‘’Many things frighten people these days.’’

‘’Bu günlerde birçok şey insanları korkutuyor.’’

Friend: Arkadaş

I have a friend in Canada.

‘’Kanada’da bir arkadaşım var.’’

Fruit: Meyve

‘’My favourite fruit is watermelon.’’

‘’En sevdiğim meyve karpuzdur.’’

Frequently: Sık sık

‘’Earthquakes frequently hit Indonesia.’’

‘’Depremler, sık sık Endonezya’yı vurur.’’

 

Online İngilizce Konuşma Kursu: Konuşarak Öğren

Adınızı soyadınızı giriniz!

Geçerli bir e-posta adresi giriniz!

Geçerli bir cep telefonu numarası giriniz!

Şifreniz en az 4 karakter olmalıdır!

Bilgileri eksiksiz doldurunuz!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Son Yazılar

İngilizcenizi Geliştirin

Türkiye'nin %100 başarı garantili tek online İngilizce kursunu ücretsiz deneyin.

Adınızı soyadınızı giriniz!

Geçerli bir e-posta adresi giriniz!

Geçerli bir cep telefonu numarası giriniz!

Şifreniz en az 4 karakter olmalıdır!

Bilgileri eksiksiz doldurunuz!

Bilgi Mesajı