Konuşarak Öğren'i Ücretsiz Deneyin
Giriş
İK profesyonelleri bu senaryoyu iyi tanır. Çalışanlarınız gramer testlerini başarıyla geçer. Ancak yabancı bir müşteriyle konuşurken veya uluslararası bir toplantıda kendilerini ifade edemezler. Bu durum, etkili bir kurumsal ingilizce eğitimi için en kritik soruyu gündeme getirir: Eğitimde konuşma pratiği ne kadar önemlidir?
Bu soru, sadece bir oran belirtmez. Yatırımınızın gerçek sonuçlara dönüşmesini sağlar. Çalışanlarınızın bilgisini pasif bir yığından aktif bir yeteneğe dönüştürür. Bu makalede, konuşma odaklı eğitimin önemini ele alacağız. İdeal bir programda konuşma pratiğinin oranını ve doğru eğitim partnerini nasıl seçeceğinizi anlatacağız.
1. Geleneksel Eğitimler ve “Konuşamama” Sorunu
Geleneksel İngilizce eğitimleri genellikle gramer ve ezbere odaklanır. Dersler kalabalık sınıflarda geçer. Eğitmen sürekli anlatır, öğrenciler ise dinler. Her çalışana düşen konuşma süresi birkaç dakikayı geçmez.
Bu yaklaşım şu sorunları yaratır:
- Pasif Bilgi: Çalışanlar kuralları bilir ama konuşamaz.
- Özgüven Eksikliği: Hata yapmaktan korkarlar. Bu yüzden bildiklerini bile söyleyemezler.
- Düşük Motivasyon: Teorik dersler çalışanları sıkar. Katılımları ve motivasyonları düşer.
- Ölçülemeyen Gelişim: Grup dersinde kimin ne kadar geliştiğini objektif olarak ölçemezsiniz.
Bu model şirketiniz için zaman ve bütçe kaybıdır. Çünkü iş dünyası İngilizce bilen değil, İngilizce konuşabilen profesyoneller arar.
Peki, Konuşarak Öğren Kurumsal Çözümleri Size Nasıl Yardımcı Olur?
Konuşarak Öğren, bu “konuşamama” sorununu kökünden çözer. Sistemimiz teoriyi değil, pratiği merkeze alır. Çalışanlarınız, ana dili İngilizce olan eğitmenlerle birebir (1-1) canlı derslerde sürekli konuşarak öğrenir. Her ders, tam bir konuşma pratiği seansıdır. Çalışanlar aktif konuşur, anında geri bildirim alır ve özgüven kazanır.
2. İdeal Oran: Konuşma Pratiği Ne Kadar Olmalı?
Cevap net: Mümkün olan en yüksek oran. İdeal bir programda konuşma pratiği, müfredatın bir parçası değildir. Müfredatın kendisidir.
Teorik bilgiler (gramer, kelime) ders öncesi materyal olarak sunulur. Canlı ders süresinin ise %90’ından fazlası tamamen konuşma pratiğine ayrılır. Neden mi?
- Akıcılık Kazanma: Dil, pratikle gelişir. Sürekli pratik, konuşmayı otomatikleştirir.
- Anında Geri Bildirim: Birebir derste hatalar anında düzelir. Bu, yanlışların yerleşmesini önler.
- İş Odaklı Pratik: Dersleri iş hayatına göre şekillendiririz. Sunum provaları veya müzakere canlandırmaları yaparız. Bu, öğrenilenlerin işe doğrudan transferini sağlar.
Kısacası, bir programın değerini içindeki konuşma pratiği oranı belirler.
Peki, Konuşarak Öğren Bu İdeal Oranı Nasıl Sağlıyor?
Konuşarak Öğren’de oran yoktur. Metodolojinin kendisi konuşma odaklıdır. Derslerin tamamı ana dili İngilizce eğitmenle kesintisiz konuşma pratiğidir. Çalışanlar derse, gönderilen materyallerle hazırlanır. Ders sırasında ise bu bilgileri aktif olarak kullanır ve konuşur. Her dersin kaydı ve eğitmen raporu sisteme yüklenir. Böylece gelişimi somut ve şeffaf bir şekilde takip edersiniz.
3. Pratik Odaklı Program Seçerken İK’nın Dikkat Etmesi Gerekenler
Piyasada “pratik odaklı” olduğunu iddia eden çok sayıda program var. Doğru seçimi yapmak için şu 5 kritere dikkat edin:
- Eğitim Formatı: Birebir (1-1) dersler, her zaman en etkilidir.
- Eğitmen Profili: Eğitmenlerin ana dili İngilizce (native) olmalıdır.
- Kişiselleştirme: Program, şirketinizin ve çalışanlarınızın ihtiyaçlarına özel olmalıdır.
- Esneklik: Ders saatleri, çalışanların yoğun programına uymalıdır.
- Ölçme ve Raporlama: Gelişimi net verilerle ve şeffaf raporlarla takip etmelisiniz.
Peki, Konuşarak Öğren Bu Kriterleri Nasıl Karşılıyor?
Konuşarak Öğren, aradığınız tüm özellikleri tek bir platformda sunar:
- Birebir Dersler: Her çalışan, kendi eğitmeniyle birebir ders yapar.
- Native Eğitmenler: Tüm eğitmenlerimiz ana dili İngilizce olan profesyonellerdir.
- Özelleştirilmiş İçerik: Sektörünüze ve çalışanlarınıza özel müfredat oluştururuz.
- Maksimum Esneklik: Çalışanlarınız derslerini kendi programlarına göre ayarlar.
- Şeffaf Raporlama: İK portalından tüm gelişim sürecini anlık olarak izlersiniz.
Sonuç: Konuşma Pratiği Bir Seçenek Değil, Zorunluluktur
Özetle, konuşma pratiği eğitimin merkezinde olmalıdır. Çalışanlarınızın uluslararası alanda başarılı olmasını istiyorsanız, yatırımınızı teoriye değil, uygulamaya yapmalısınız.
Doğru eğitim partneri, çalışanlarınızın İngilizce potansiyelini bir rekabet avantajına dönüştürür. Pasif öğrenme döngüsünü kırın. Çalışanlarınıza gerçekten konuşarak öğrenme fırsatı verin.
Şirketinize özel, %100 başarı garantili çözümlerimizle tanışmak için bugün bizimle iletişime geçin. Başarıya giden yol, konuşmaktan geçer!
Kurumsal İngilizce eğitimi hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Online İngilizce Konuşma Kursu: Konuşarak Öğren